Trainspotting (1996), Mark Renton’un Edinburgh’ta yaşayan kendisi gibi eroin bağımlısı bir grup İskoç genç arkadaşı vardır. Hepsi ezilmiş, yalancı, psikopat, hırsız ve uyuşturucu madde bağımlısıdırlar. Kendilerine eroinle zarar verdikçe, kaçınılmaz sona yaklaşırlar ve arkadaşlıkları giderek zedelenmeye başlar. İçlerinden sadece Mark, bu durumdan kurtulabilecek iradeye sahiptir. Ancak, yaşamayı seçip seçmeme konusunda kararsızdır.
Yapımcı: Andrew Macdonald
Trainspotting, 20’li yaşlardaki Mark Renton ve arkadaş grubunun uyuşturu müptelalığını konu ediyor. Renton hayatta uyuşturucu dışında hiçbir amacı olmayan bir gençtir. Arkadaş grubu da Renton’dan farklı değildir. Tek amaçları daha fazla uyuşturucu almak, partilere katılmak ve gittikleri yerlerde sorun yaratmaktır.
Trainspotting, 20’li yaşlardaki Mark Renton ve arkadaş grubunun uyuşturu müptelalığını konu ediyor. Renton hayatta uyuşturucu dışında hiçbir amacı olmayan bir gençtir. Arkadaş grubu da Renton’dan farklı değildir. Tek amaçları daha fazla uyuşturucu almak, partilere katılmak ve gittikleri yerlerde sorun yaratmaktır. Renton her bağımlı gibi uyuşturcuyu bırakmaya defalarca denese de başaramamıştır ve bir gün tekrar bırakmayı dener. Ancak başarılı olamayan adam aksine, bir altın vuruş deneyimiyle de karşı karşıya kalmıştır. Hastaneye kaldırılan Renton, artık daha başka biri olma yolundadır.
Yer altı edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Irvine Welsh’in ünlü romanı Trainspotting’ten sinemaya uyarlanan film ünlü yönetmen Danny Boyle tarafından yönetilmiş, başrollerindeki Ewan McGregor güçlü performansıyla göz doldurmuştur.
Trainspotting, 1996 yılında Danny Boyle tarafından yönetilen ve Irvine Welsh’in yazdığı aynı isimli romandan sinemaya uyarlanan bir filmdir.
Edinburgh’da yaşayan bir grup eroin bağımlısı genç ve onların hayatlarından bir pasajı anlatır. Filmin ana karakterlerini oynayan oyuncular; Ewan McGregor (Mark Renton rolünde), Ewen Bremner (Spud Murphy rolünde), Jonny Lee Miller (Sick Boy rolünde), Kevin McKidd (Tommy rolünde), Robert Carlyle (Begbie rolünde) ve Kelly Macdonald (Diane rolünde). Yazar Irvine Welsh’un da filmde, uyuşturucu satıcısı olarak kısa bir rolü vardır.
Senaryo Walsh’ın romanından Johne Hodge tarafından uyarlandı. Film konu olarak uyuşturucu ile alakası olmayan train spotting (demiryolları ve trenlerle alakalı özel ilgiye sahip insanlar) isimli hobiye bir gönderme yapmamaktadır. Filmin adı doğrudan orijinal kitaptaki bir olaya, Begbie ve Renton’ nın, Begbie’ nin yoksul babasına Leith Merkez tren istasyonunda rastlamalarına dayanmaktadır. Baba onlara (zayıf ama esprili bir şekilde) trainspotting olup olmadıklarını soruyor.
Film birçok ülkede uyuşturucuya özendirdiği konusunda tartışmalara yol açmıştır. Filmde Mark Renton ve arkadaşlarının uyuşturucu bağımlılıkları işlenir, konu odağı daha çok Mark Renton olarak kalır. Renton ve arkadaşlarının hayatlarında uyuşturucu dışında bir konu yoktur. Renton defalarca uyuşturucu bırakma deneyiminin ardından bir gün altın vuruşla ölümle burun buruna gelir. Bu deneyimin ardından bambaşka biri olmaya karar verir.
Amerikalı senatör Bob Dole filmi daha önce hiç seyretmemiş olduğunu kabul etmesine rağmen, 1996 Amerikan başkanlık seçimi kampanyaları boyunca filmin ahlaki bozukluğunu ve uyuşturucu kullanımını yüceltiğini söyleyerek kötülemiştir. Tüm tartışmalara rağmen, film yaratıcılığı açısından övgüler almış ve aynı yıl içinde En İyi Senaryo Uyarlama dalında Akademi Ödüllerinde aday olarak gösterilmiştir. 1999 yılında film İngiltere’ de BFI poll’ da onuncu oldu ve 2004 yılında Total Film tarafından tüm zamanların en iyi dördüncü İngiliz filmi olarak gösterilmiştir.