Fantastik bir film: Wonder Woman

Wonder Woman

Fantastik bir film: Wonder Woman, amazon prensesi Diana Price, nam-ı diğer Wonder Woman dünyayı keşfetmek için tropik topraklarını geride bırakıp demir ve camın hüküm sürdüğü dünyamıza dalar. Birçok inanüstü yetenek ve kıvrak bir zekayla donatılmış olan güzel kahraman Cennet Adası’nın medeniyete açılan kapısı olacaktır.
Wonder Woman’ın yönetmen koltuğunda Patty Jenkins oturuyor. Filmin senaryosunu Allan Heinberg ve Geoff Johns kaleme alırken filmin süper kahraman kadınını Batman vs Superman: Adaletin Şafağı filminde olduğu gibi yine Gal Gadot canlandırıyor. Filmin kadrosunda Connie Nielsen, Chris Pine, Robin Wright ve David Thewlis gibi başarılı isimler bulunuyor.

Fantastik bir film: Wonder Woman
Fantastik bir film: Wonder Woman

Wonder Woman’ın şiddetin ve kötülüğün insancıl doğası hakkında yarattığı tez, her ne kadar yer yer fazla basit olsa da, eğlencelik süperkahraman türüne kıyasla aslında gayet içten ve duygusal bakımdan tatmin edici bir biçimde oluşuyor. Yönetmen Patty Jenkins, Wonder Woman’dan önce seri katil draması Monster’ı yönetmişti, yani normal insanların nasıl şiddete dönebildiklerini incelemeyi bilen bir isim. Jenkins, hikayenin temalarını nefes kesen aksiyon sekansları ve Diana’nın modern yaşama (1918’in modern yaşamı en azından) alışması etrafında oluşan komedi ile etkileyici bir dengeye oturtuyor. Gadot’un role getirdiği karizma ve dramatik ağırlık bu efsanevi karakterin beyazperde’ye saygıyla aktarılmasını sağlıyor. Özellikle Gadot ve Pine arasındaki doğal kimya, hikaye ne kadar olağanüstü ve abartı aksiyon sekanslarına sahip olsa da, her daim kişisel bir odağa oturtulmasına olanak kılıyor.

İlginçtir ki Wonder Woman’ın en etkileyici sahneleri ana konu ile pek alakası olmayan sekanslarda bulunuyor. Filmin ortasında neredeyse rastgele oluşan bir savaş sahnesi son yıllarda bir süperkahraman uyarlamasında gördüğüm en etkileyici sekanslardan birini yaratıyor. Bu tür filmlerde çatışma sırasında aynı plan içinde normal hızdan yavaş çekime girip, sonra tekrar normal hıza dönme numarası çok kullanılır, fakat Jenkins bu stilin en azından ne zaman kullanılması gerektiğini biliyor. Jenkins, ultra stilize yaklaşımı ile filme mitik ve operatik bir hava aşılıyor.

Artık öyle görünüyor ki, bir DC sinema evreni filminin konusu ve tonu ne olursa olsun, üçüncü perdede uzadıkça uzayan, inandırıcılığı kaybeden absürtlükte özel efektlerle dolu, iyi ve kötü adamın havada birbirini tutarak binadan binaya atıp her tarafı yok ettiği, baş ağrısı yaratan karmaşa dolu bir finalle sonuçlanması zorunlu gibi. Belki de DC sineması’nın başındaki bir yapımcının süper kahramanların duvardan duvara fırlatılması hakkında bir fetişi var. Wonder Woman da Man of Steel ve Batman v Superman gibi aynı derecede şişirilmiş ve yalapşap bir final kavga sahnesine sahip, ve bu yüzden sonlara doğru ağızda kötü bir tat bırakıyor. Fakat en azından finalden önce gördüğümüz tatmin eden yapım, DC sinema evreninin doğru yolda olduğunu müjdeliyor gibi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir